Gezi’de tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi’nin Hatay milletvekili adayı avukat Can Atalay, cezaevinden kendisine sorulan soruları yanıtladı. Silivri’de seçim ortamının gergin göründüğünü ifade eden Atalay, “Zulüm rejiminin sona erdirilmesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceğine inancımız tamdır. Bu tarihi seçimin ilk turda kazanılması gerekir. Bu nedenle,” Kemal’e Bir Oy, TİP’e Bir Oy.”
Medyascope’tan Gamze Elvan’ın sorularını yanıtlayan Atalay’ın röportajından bir bölüm şöyle:
Yaklaşık bir yıldır cezaevindesiniz. Ülkedeki durumu içeriden nasıl gözlemlediniz?
İçeridekiler, memleketi dışarıdakinden daha yakından takip eder. Bir yıl hem kısa hem de uzun bir zamandır. Girdiğimizde fiyat artışları başladı ama biz içerideyken rakamlar çıldırdı. A-47’den avukat buluşma yerine gittiğimizde çok da uzun olmayan bir aralıkta bunu fark ediyorduk.
6 Şubat bir dönüm noktasıdır. Sabah sayımında ilk sarsıntıyı öğrendik, ikinci sarsıntıya canlı yayında tanık olduk. Arama kurtarma operasyonunun günler sonra başlayabilmesi, afet sonrası için yapılan tüm hazırlıkların aslında “kağıttan kaplanlar” olması ve insanımızın apaçık ölümü beklemesi çok üzücüydü. Deprem güvenliğini binaları yıkıp yeniden yapmaya indirgeyen siyasi iktidarın sözcüleri küfür gibiydi…
6 Şubat depremlerinin ardından yurttaş dayanışmasını örgütleyen siyasi ve toplumsal muhalefet, ülkenin hem gurur hem de umut olduğunu bir kez daha gösterdi.
Seçim atmosferini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Silivri’den hava gergin görünüyor. Bana atmosferin nasıl olduğunu söyleyin ama A-47 mürettebatının gergin olduğunu anlayabiliyorum.
Adaylığınızın asıl amacı neydi?
Bir hukukçu ve Sosyal Haklar Derneği üyesi olarak kendimi tekrar etmeden yapabileceğim katkıları sağladığıma inanıyorum. Daha adaylık konuşması gündeme gelmeden toplantıya gelen genç arkadaşlarımla hem bu fikrimi hem de üstesinden gelmek için analiz önerilerimi paylaşmaya başladım. Bir nesil civanmert hukukçuları geliyor; Girişimlerini artırmayı bu ülkeye karşı bir sorumluluk olarak görüyorum.
Öte yandan, bu seçimin tarihsel bir öneme sahip olduğu da açıktır. Geçen dönemde milletvekili arkadaşlarımız çok güzel işler yaptılar. Kılıçdaroğlu’nun deyimiyle “cumhuriyetin demokrasi ile taçlandırılacağı” bir yasama döneminde görev almayı çok önemsedim.
Nihayet; toplumsal muhalefet değerli bir birikim yarattı. Bu birikimin devlet düzeyinde siyaset sahnesinde çok daha güçlü ifade edilmesi ve “demokratikleşme” için çalışanların ve gelecek nesillerin hakları açısından tartılmasını değerli buluyorum.
Erkan Baş arkadaşım “Solsuz demokrasi bunaltıcıdır” dedi. Son derece isabetli bir değerlendirme. Sol olmadan, toplumsal muhalefet olmadan, güçlü yurttaşlar olmadan demokratikleşme boğucu olacaktır.
Sadece TİP’ten mi teklif aldınız yoksa başkaları da teklif etti mi?
Hayır, ben de bir “teklif” almadım.
Oylarına talip olduğunuz seçmenlere ne söylemek istersiniz?
Şu anda Hataylıların bir kısmı il dışında. 14 Mayıs’ta Hatay’ın tarihi ve kültürel varlıklarıyla bir bütün olarak imarı için çalışmaya hazırız. Kaybolan canlarımızın hesabını sormak istiyoruz. Depremin faylarıyla uğraşmaya, sorumlularla hesaplaşmaya talip oluyoruz. Hataylıların kentlerini, anılarını ve bedellerini sahipsiz bırakmayacağından hiç şüphem yok. Onlarla bu yolda omuz omuza mücadele etmeye talibiz. Zulmü sona erdirmek için herkesin üzerine düşeni yapacağına inancımız tamdır. Bu tarihi seçim ilk turda kazanılmalıdır. Bu nedenle #BirOyKemaleBirOyTip. Biz de o oyunun hakkını vereceğimize söz veriyoruz.
TAM GÖRÜŞME
